22 Ekim 2009 Perşembe

İki ateş arasında bir kız çocuğu

Bir rüya gördüm dün gece. Savaşta iki ateş arasında kalmışız. yanımda küçük kuzenim var. Bir yandan onu kurtarmaya çalışırken, diğer yandan ne kadar korktuğumu belli etmemeye çalışıyorum.
Tir tir titriyor her yanım ama kollarımın arasından bırakmıyorum onu ne pahasına olursa olsun ben ölsem de o küçük kıza bir şey olmasın diyorum.

Uyandığımda bu rüyaya bir anlam veremesem de şu an anlıyorum ne demek olduğunu.

Büyük bir geçiş dönemindeyim şimdi. Üniversitedeki masum hayat yerini iş hayatındaki hırslara bırakmak üzere. Kırk yılda bir yaşadığım kötü anlar, artık kırk yılda bir yaşadığım mutlu anlarla yer değiştiriyor.mutluysam o an, şanslı sayıyorum kendimi. Her şeyimi konuştuğum arkadaşlarım gitti, yerine acaba nasıl konuşsam dediğim insanlar doldurdu çevremi.

İçim hala eski günlerin hatıralarıyla doluyken, dışım çok farklı bir yerde. İki ateş arasında kaldım. Korkuyorum ama kendime belli etmiyorum. İçimdeki küçük kızın beni terketmesini istemiyorum. Bana bir şey olsa bile o küçük kız hep orda kalsın, içimi ısıtsın, saçma salak konuşup insanları güldürsün, böylece kendi de mutlu olsun istiyorum...

Ama kaç yıl daha onu içimde yaşatabilirim, karşıdan gelen kurşun önce hangimizi bulur bilmiyorum. Bilmek de istemiyorum belki de..

0 yorum: