15 Şubat 2009 Pazar

boşluk doldurmaca

fill in the blanks with the suitable person.

hayatı tek kişilik yaşamaya alışmadığımız için birisi eksilirse hemen yenisiyle doldurmak istiyoruz.
ağlarken gülerken , güzel bir yazı okumuşken, mutlu bir haber duymuşken ona koşalım, iki kişilik yaşayalım hepsini istiyoruz.
yoksa bir manası olmazmış gibi. benim mutlu haberime benden başka biri de mutlu olsun istiyoruz üzülürken o da üzülsün. yoksa ne mantığı var ki bunları tek başına yaşamanın ?

böyle saçma bir mantığımız var işte itiraf edemesek de. takdir edilmek , ilgiyi hissetmek, merak edilmek, kıskanılmak, özel hissetmek... daha neler neler.. kimbilir bunları yazarken bile itiraf edemediğimiz neler vardır bilinçaltımızda.

aşık olursan hiçbirini gözün görmüyo ama aslında bu yüzden aşık oluyorsun ve kaybettiğin zaman , özlediğin şeylerden anlıyorsun nedenini. iligiyi özlemek sıcaklığı özlemek, özel hissetmeyi özlemek, mutlu bir haber aldığında paylaşmayı özlemek...

sana bakışını özlemek mesela. o bakışlardaki kendini özlüyorsun sen. ve o gittiğinde onla kaybettiğin benliğini..kendini. çünkü alışmamışsın kendi hayatını tek kişilik yaşamaya.

0 yorum: