18 Temmuz 2010 Pazar

Yurttan kızlar korosu


Bir odada 6 kızdık. karşıdaki erkek yurdundan bazen lazer tutarlardı. biz karşılık verirsek çakmakla telefon numaraları bile yazarlardı havaya.

merve vardı. çok düzenliydi. neyini nereye koyduğunu bilirdi.kıyafetlerini dolaba yerleştirirken milimetrik hesaplar yapardı. bazen o yatağında uzanırken dolabını açar sorular sorardım. "evet söyle bakalım, mavi bluz nerde?" "ikinci rafta sağdan üçüncü." "peki törpün nerde?" "kangurunun soldaki yeşil gözünde makyaj çantasının yanında" "allah belanı versin pis düzenli!"

ebru'nun çok güzel nevresimleri vardı. mordu. üstünde karikatürden kocaman bir kız vardı "I love being me." yazıyordu. ebru hep oje sürerdi. sabahları erken kalkardı. ve bizi güzel (gibi) sesiyle kendi bestelediği şarkıyı söyleyerek uyandırırdı: "saaabaaaah oldu, uyan artııık, kalk kalk kalk!" şimdi böyle yazınca bestesi anlaşılmıyor ama dünyanın en kötü şarkısıydı ve ebru'nun güzel (çizgi film) sesiyle birleşince mecburen uyanmak zorunda kalırdık.

gülçin vardı. düşünceliydi. sabahları kalkar tuvalete gider sonra yatağında düşünürdü. bunun yüzünden derse geç kalırdı. bazen pantolonun bir bacağını giymiş şekilde düşünürken yakalardım onu. ne düşündüğünü o dahil kimse bilmezdi. bir de bazen korkunç hikayeler anlatırdı bize ışığı kapatıp.

tuba vardı. batıl inançların insanıydı. her duyduğuna inanır ve bizi de inandırmaya çalışırdı. en son ikiz çocuğun kıyamet alameti olduğuna herkesi ikna etmeye çalışmıştı. en çalışkanımız oydu. bu yüzden kahvesini sütsüz içerdi. bizim gibi iletişim okumadığından sınav zamanları gözden kaybolurdu. ÇS kısaltmasının Çalışma Salonu'na ait olduğunu ondan öğrenmiştik. pek görmüşlüğümüz de yoktur...

seda vardı. sevgilisine hediyeler aldırırdı. evet zorla aldırırdı. ha bir de palyaçolardan çok korkardı. gerçekten. adını bile duysa yorganın altına girer kulağını kapardı.

ben vardım. 6 kişilik dağıtırdım odayı. yatağımdan portakal, ayran kutusu ve atkı örmek için aldığım şiş çıkmıştı  bi keresinde. üst ranzadan aşağı inmesini beceremez hep çivileme atlardım. geceleri herkesten geç yattığımdan koridorda çok arkadaşım vardı. bir de sesten rahatsız olmadığım için bir tek benim uyumam kaale alınmazdı. bağıra bağıra konuşur gülüşürlerdi. sabahları kalkma problemim olduğunu bildikleri için beni uyandırmaktan vazgeçmişlerdi. "biz derse gidiyoruz kalk da ikinci derse yetiş bari." derlerdi en fazla. "ıhhgmmm." diyebilirdim. ben uyurken konuşamam da... ağlarken de öyle.


gece yurda geç kalmak yasaktı  ama koşa koşa gitsek de hep geç kalırdık. gülçin'le ben hep koşardık zaten. her yere yarışarak giderdik. biri "hadi!" dedi mi başlardık yurt kapısına kadar. bi kere bile beni yenememişti ama hep umutluydu.

bazen bütün kızlar gizlice içki sokardık yurda. mum ışığında birbirimize aşklarımızı anlatır sonra her şeyi geyiğe bağlardık. biz gülmeden duramazdık. yan odadan şikayet gelirdi hep. kıskançlık bence.

yurt müdüreleri gezerdi bazı sabahlar. gizlice soktuğumuz kahve yapma makinelerimizi kaptırırdık hep. yatağın neden dağınık diye sorarlardı bana "nerem doğru ki?" diyesim gelirdi. ama demezdim.

kızlar evlerini özlediklerinde ben onları avuturdum ve neden evimi özlemezdim hala bilmiyorum.

çok eğlenirdik. hem de çok! bu yüzden misafirlerimiz hiç eksik olmazdı. diğer odadakiler akın akın gelirdi odamıza.

6 kızın kaldığı bir yurt odasıydı işte. ve eminim dolapların içinde hepimizin en güzel anıları hala duruyordur. şimdi kim kullanıyor onları kim bilir...


NOT: hepinizi öyle özlüyorum ki...

7 yorum:

mervellaa dedi ki...

ülkü yaa yemin ederim ağladım ne biçim yazmışsın!!
okurken direk aklıma gelen bişey var ki,"canım ben şimdi duştan çıktım kafamı camdan uzatmıyım sen bakıver"
oof! daha neler neler beni ağlatır!

hepimiz yazarız dedi ki...

canım benim! ağlayalım diye değil unutmayalım diye yazdım ben:)
aklına gelen benim de aklıma geldi ama malum şahıs bana kızar diye korktum.
of benim düğünümü de yurt bahçesinde yapacaktık. tüh!

Adsız dedi ki...

adsız değil adını vermek istemeyen arasıra okuyucu der ki: argadan konuşanları allah sevmezmiş!

Adsız dedi ki...

ha bi de yukardaki kişinin aynısı der ki. ben olmasam hiç eğlenceli yurt anınız olmiycakmış.

hepimiz yazarız dedi ki...

sevgili adsız gülçin kağnıcı.
seni seviyoruz.
sen olmasan turdun tadı yoktu. uyumalarını özledik. düşlerini özledik.

tubaa dedi ki...

yaaa ben de ağladııım...hemmen de anladım ülkünün yazdığını zira ble bi fikir ondan çıkardı.yaratıcı arkadaşım benim :))ellerine sağlık ülküüü

hepimiz yazarız dedi ki...

oooow tubaaaa! çok özledim seni. hadi ÇS'ye götür bizi. fısır fısır konuşalım:(